Canan Bakraç

Peygamber Efendimiz (sav) buyuruyor ki;
“Beş gece vardır ki onlarda yapılan dualar geri dönmez, kabul olunur: Receb’in ilk gecesi, Şaban yarısı gecesi, Cuma gecesi, Ramazan Bayramı gecesi, Kurban Bayramı gecesi.”
İşte bu gece Receb’in ilk gecesi; nasıl yapsam nasıl etsem de bu geceyi ihya edebilsem, feyzinden, müjdesinden istifade edebilsem. Bunu düşünürken derinden, hayalimde medresedeyim ben.
**
İftar olmak üzere, kardeşler mutfakta telaşlı. Hepsinin ikramı biribiriden farklı:
Havva abladan lezzetli yöresel çorbası,
Fidan abla çiğköfte ustası, zeytinyağlı fasulye de en hası.
Sibel ablanın köftesi sebzelisinden,
Hatice ablanın pilavı perdelisinden.
Kudret çayları sunmalı, yanına da haşhaşlı tatlısını koymalı.
Derken kapı zili çalıyor.
Selma abla ikramı çok seviyor, içi rahat etmemiş besbelli elinde tepsiyle içeri giriyor. Elif, çocuklar ve Güler hanım onu izliyor.
Risalet abla, erkek medresesinin iftarını hazırlamış yine oturuyor sessizce.
Fadile, orucun verdiği hararetle üzümlerin irilerinden ayırıyor muzipçe.
Nuray abla, sakin sakin gençlerle birlikte sofrayı hazırlıyor: Öznur, Güner, Burcu, Songül, Hatice…
Aaa! İzmit’ten Aslıhan da var bu gece.
Ve Leyla abla, çoşkuyla iftar duasının içinde.
Neşe ve muhabbetle iftar tamamlandı işte.
Serildi seccadeler, bağlandı eller, şimdi sıra ruhun lezzetinde.
Akşam namazı tesbihatı izlerken, Selma abla toplamış çocukları gizliden.
Kur’an tilavetinde sûreler birbiri peşinde, bire yüzle başlayan bu sevaplı gecelerde saatler adım adım ilerliyor sessizce.
Biraz soluklanmak için çaylar Kudret’in elinde ,
Bu esnada Selma ablanın öncülüğünde çocuklar sahnede.
Sırayla sunuyorlar öğrendikleri sureleri, vecizeleri ve şiirleri, hepsi de biribirinden gayretli. Küçük Betül Yüsra izliyor abla ve abilerini, ben de söyleyeceğim diye atıyor öne kendini. Sağa sola sallanarak duruyor önce bir süre, sonra “Yüksek yüksek tepeler” Betülcüğün dilinde.
Tebessümle bitiyor dinlenme molası, hediyelerinin hepsi birbirinden farklı. Sponsorları ise Leyla ablaları.
Yatsı namazı ve tesbihata mukabil dersimiz Risale-i Nur gelir.
Ders Fatıma ve Lale ablalarda, herkes oturmuş Nur sofrasına. Gecenin feyzinin içine giriliyor dinlendikçe, okundukça.
Dersin verdiği lezzetle, tesbih namazı birlikte.
Artık Cevşen okunmalı, İsm-i Azam’la yalvarmalı.
Efendimiz (sav) baştacı, Delaili-n Nur’la anmalı.
Ve şimdi şahsi ibadet zamanı, Rabbimize nazlı nazlı ağlamalı.
**
Rabbim bu ne lütuf bu ne ihsan, beni hep huzurda tutsan…
**
Salgın öncesi böyle mübarek geceleri, medresede geçirmek en lezzetlisiydi. Yeniden o güzel günlere ulaşalım Ya Rab! Selma abla ile ahirette buluşalım Ya Rab!