ŞEYMA GÜR

İİKV’nin sonbahar dönemi seminerleri, Erzincan Üniversitesi İlâhîyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Adem Dölek’in “Sünnet-i Seniyye Edeptir” konulu sunumuyla başladı.

Vakfın Vefa’daki genel merkezinde gerçekleşen seminerde, Nâbi’ye “Sakın terk-i edepten, kûy-i Mahbûb-i Hudâdır bu / Nazargâh-ı İlâhîdir, Makam-ı Mustafâdır bu” mısralarını söyleten hâdiseyi anan Adem Dölek,  “Resulullah’ın (s.a.v.) kabrine karşı böylesine edep icab ediyorsa, acaba bulunduğumuz yerlerde hayattar sünnet-i seniyyesine karşı nasıl bir edep gerektir?” diye sordu.

İster farz, ister vacip, isterse âdap olsun, her seviyedeki sünnetin, edebin tamamını ifade ettiğini söyleyen Dölek, Resulullah’ın “Rabbim beni edebin en güzeliyle edeplendirdi” meâlindeki hadisini hatırlattı.

Adem Dölek edebin kaynağının Kur’ân-ı Kerim olduğunu bildiren konuşmasında “Kur’ân Allah’ın edep kitabıdır. Gücünüz yettiğince almaya çalışınız” meâlindeki hadise yer verdi.

İlim ve edebin, kaybolan çocuğunu arayan annenin iştiyakıyla aranması gerektiğini söyleyen Dölek, edebin ilim talebinden önce geldiğini  bildirdi ve “Öğrenmekten gaye edeptir” dedi.

İmam Malik’in annesi onu ilim öğrenmeye gönderirken sarığını sarmış ve “İlimden önce edep öğren” demişti.

“Allah katındaki değerini bilmek isteyen, edepte muvaffakiyetine baksın” diyen Adem Dölek, Edebi, “güzel hasletlerin içtima etmesi” olarak açıkladıktan sonra âlimlerin “Allah’ın esmâsıyla ahlâklanın” dediklerini aktardı.

Prof. Dr. Adem Dölek, Allah’a karşı edebin, esmâsını, sıfatlarını, dinini şeriatını bilip sevmekle ve emirlerine ve davetine karşı tam bir itaatle kendisini göstereceğini bildirdi ve Ve Bediüzzaman’ın “Amelinizde rıza-i İlâhi olmalı” sözünü hatırlattı.

Resulullah’a ve Kur’ân’a karşı edebin de tam bir teslimiyet gerektirdiğine değinen Adem Dölek, Bediüzzaman’ın Resulullah’ın (s.a.v.) “Dost ve düşmanın ittifakıyla ahlâk-ı hasenenin şahsında en yüksek derecede” bulunduğu şeklindeki tespitine yer verdi.

Resullullah (s.a.v.) “Bana tavsiyede bulun” diyen Sahâbîye,

  • Ateşte yakılsan da, paramparça edilsen de Allah’a şirk koşma!
  • Anne babana iyi davran!
  • İçki ve zinadan uzak dur!
  • Aileni edeplendir, buyurmuştu.

Hz. Ali “Ey İnsanlar! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun” meâlindeki âyeti “Ailenize ilim ve edep öğretin” şeklinde tefsir etmişti.

Bir babanın çocuğuna edebi öğretmekten daha kıymetli bir şey veremeyeceğini söyleyen Adem Dölek Hz. Ali’nin “Hiçbir süs edep kadar güzel değildir” dediğini aktardı.

Prof. Dr. Dölek, edebin öğretilmesinde ve aktarılmasında daima bir öğretmen öğrenci ilişkisi bulunduğunu Resulullah-Sahabe örneği ile açıkladı. Edebi öğrenmede Resulullah’ın öğrencisi olan Sahabe, aynı edebi Tâbiine yaşayarak öğretiyordu. Buradan yola çıkarak her anne baba edepte Resulullah’ın öğrencisi, kendi çocuklarının ise öğretmeni olmalıydı. Nasihatlerin tesirli olmaması halinde ise dönüp kendi temsiliyetimizi sorgulamamız gerekiyordu.

Ali Ulvi Kurucu’nun “Âdetin nedir” sorusuna “Âdetim sünnet-i seniyyedir” cevabını verdiğini anlatan Adem Dölek “Adetimiz sünnet olsun” dedi.